Karanlığı kıracak bir Işık (Hikari) olmadığında ortaya çıkan; Gölge (Kâge)
- Kâge; Japon kültüründen gelen bu kelime, ilk keşfettiğimden beri yaşayan tüm varlıkların gölgede saklanması, inzivaya çekilmesi şeklinde zihnimde bir anlam ifadesi oluşturmaktadır.
- ‘Hikari’ başka bir deyiş ile ‘Işık’ anlamına gelen serinin devam niteliğinde olan ve ‘ters köşeden’ bir anlam sağlayan ‘Kâge’ başka bir deyiş ile ‘Gölge’ serisinin ana t emeli buna dayanmaktadır.
Kişiden, kaderini gerçekleştirmek için ne yapması gerekiyorsa onu yapması beklenir. Elinde ateşi olduğu halde karanlıkta kalmaya devam eder insan fakat kader gayrete açıktır. O karanlıkta kaldığı an insan, gölgesiyle harman olur ruh. Bir ışık hüzmesi bekler ona dokunması için.
Burada yansıtılan mavi portreler de bu bekleyişi anlatıyor. İçindeki bekleyiş işkencesini, kadersel anımsamaların yansımasını..
‘Kâge; Sen Ölmediğin Sürece Rüya Devam Eder’ neyi anlatıyor?
Sen ölmediğin sürece rüya devam eder. Burada Sufizmden etkilenen Sufi serisinin devam niteliğinde olan Kâge serisini görüyorsunuz.
Sanatçının dilinden; ‘Kendi geleceğime bakıyor olabilirdim. Gerçek gelecek gökten düşüp gelene kadar. Kadersel oluşumlar ve rüya bağları burada tinsel simgedir.’
Tanrı’nın dokunuşunu anlatan bu ayrı seride, ‘gölgede kalan benliklerimize rağmen her zaman O’nun tarafından gözetiliriz. Ve biz ölene kadar bu rüya, bu izdüşüm devam etmektedir’ teması hakimdir.
+ Tanrı tasviri bu seride; kadın, yer küre ve ağaç gibi birçok figür ile betimlenmiş ve onun gözlemi, dokunuşu ve varlığı teması ile desteklenmiştir.
- Kâge; Japonca gölge demektir. Gölge benliklerimiz ise; fotoğrafçılık bilimindeki negatif pozlama tekniğinden esinlenilerek mavi vücut ve beyaz saç tonlamaları ile betimlenmiştir.
- Sebebi; fotoğraf biliminde bu renk tonlarının oluşması hatalı ve istenmeyen bir ışığın patlamasıdır. Sanatçının önceki Işık (Sufi) serisinden sonra gelen bu devam serisi alt benlikleri ve onun altında yatan gölge yanların paradigmalarını anlatır. İnsanlığın günümüzdeki sıkışmışlığına bir el uzatmadır. Bu seride, istenmeyen benliklerimiz mavi ile tasvir edilirken istenmeyen ışığı kabul etmeyi olumlamaktadır. Lakin ışığın yanında gölge de her zaman vardır. Bu nedenle insanın ışığı ve gölge yanları Tanrı’nın dokunuşu ile taçlandırılacaktır.
Kadersel oluşumlar ve rüya bağları gibi durumlarda bu varlıklar, benliklerimiz ve yaratıcı güç burada tinsel oluşum yaratılmasını sağlar.














